Queen Bee Sendromu: Kadınların Güç Oyunları

Marka Mutfağı Blog

Queen Bee Sendromu: Kadınların Güç Oyunları

Okuma Süresi: 3 dakika

21. Yüzyılda olsak dahi, bazı sektörlerde gerek önyargı gerek kültürel değerler, gerekse ayrımcılık nedeniyle bazı sektörlerde kadınlar eşit özelliklere sahip olsalar bile erkekler ile aynı kariyer basamağında bulunabilmek için yoğun çaba sarf ediyorlar. Bu durumu kraliçe arı benzetmesi ile tasvir eden ilk psikologlar Michigan Üniversitesi’nden 1973 yılında bir çalışma ile ortaya atmışlardır. Peki nedir bu queen bee sendromu?

Queen Bee Sendromu Nedir ve Neden Oluşur?

Kraliçe arı sendromu olarak Türkçeye çevirebileceğimiz Queen Bee Sendromu, çeşitli sebepler nedeniyle ortaya çıkan, belirli sektörlerde kadınların azınlıkta olmasının, aynı sektördeki diğer kadınlar ile rekabet ortamı yaratmasına verilen isimdir. Bu sektörlerde kadın yöneticilerin kadın çalışanlara uyguladıkları mobbing, kalıcı hasarlar bırakmakta ve oluşan korku ortamı nedeniyle yeni kadın çalışanların da zorluk çekmesine neden olmaktadır. Queen bee sendromu ile beraber gözlemlenen cam tavan sendromu da iş ortamında karşılaşılan zorlukları açıklayan bir diğer kavramdır. Cam tavan sendromu, azınlık ve kadınların iş hayatında çektiği zorlukları açıklamak için kullanılan tabir, tavan benzetmesiyle yüksek makamların ulaşılamaz olmasına ve cam benzetmesiyle de görünmez engellere gönderme yapmaktadır. Bu gibi durumlar kadınların dayanışmadan uzaklaşması ve hırs ve rekabetin iş ortamında artması şeklinde gözlemlenir.

Çalışan kadınlar

Queen Bee Sendromu: Güç Oyunlarının Sonuçları Nelerdir?

Kadınlar arası dayanışma ile iş hayatında karşılaşılan zorlukların üstesinden gelebilme fırsatı yerine kraliçe arı sendromunun yaşanması, güç oyunlarını beraberinde getirecektir. Ancak bu durumda kazançlı çıkan kimdir? Bu sorunun cevabını aramaya başladığımızda, başlangıçtaki durumla birebir aynı senaryoyu, hatta belki de daha kötüsünü yaşadığımızı fark etmemiz mümkün. Hali hazırda bulunduğu konuma zorlukları aşarak geldiğini düşünen kadın yönetici, diğer kadın çalışanların da aynı süreçlerden geçmesi gerektiğini ve o zorlukları tıpkı kendisi gibi deneyimlemek zorunda olduğunu düşünür. Bu da beraberinde artan eleştiri, empati eksikliği ve yapılan her işe karşı önyargı getirecektir. Aşılmaya çalışılan eşitsizlik ve erkek egemen iş ortamı, aynı döngüde sürüklenecek ve hiçbir ilerleme kaydedilemeyecektir. Bu durumda güç oyunları, bitmek bilmeyen bir paradoksa sürüklenir. Zamanla kadın çalışanların sayısında azalma ve pes etmeye meyillenmenin artması da olası sonuçlardır.Queen bee sendromu

Queen Bee Sendromunun Kadınlar Arasındaki İş Ortamında Yarattığı Sorunlar

Kadınlar arasında yaratılan güç oyunları, kariyer sürecinde engellerin artmasıyla, liderlik yarışının olması gerektiğinden daha zor ve geriletici etkileriyle sonuçlanır. İş ortamı, queen bee sendromu olmadan da bazı zorlukların ve dezavantajların yaşanabildiği bir yer iken, ekstra psikolojik faktörler ile birlikte dayanılamaz hale gelebilir. İşbirliği ve dayanışma ile çalışmaların artacağı, çalışanların da kendini iyi hissedeceği durumdan performanslarda ve beraberinde çıktılarda düşüş yaşanan en belirgin sorunlardan bazıları olacaktır. Yeni mezun veya iş hayatına atılmak isteyen kadınlar bu durumda kariyer planlarını gözden geçirmek isteyebilir, hem firma adına, hem de bireyin hedef planlaması konusunda olumsuz sonuçlar doğurabilir. Mobinge maruz kalan kadınlar da aynı zamanda geleceğe dair karamsar düşüncelere kapılıp mesleki hayatını sonlandırma eğilimi gösterir. Tüm bunlar uzun vadede toplumun genelinde negatif etkilerini gösterecektir. Yöneticiler ve çalışanlar bu sendrom hakkında bilinçli olmalı ve çözümü yolunda harekete geçmelidir.

iş hayatında kadınlar arası rekabetin sonuçları

Queen Bee Sendromu: Nasıl Önlenir ve Çözülür?

Queen bee sendromunun aşılması yolunda kadın liderlerin yapacağı mentorluk önemli bir adım olacaktır. Takım çalışmasının teşvik edilmesiyle rekabet ortamı azaltılabilir ve iş ortamında eşitlik, dayanışma, empati kurma olguları artırılabilir. Bunun yanı sıra, üst düzey yöneticilerin işe alım sürecinde cinsiyet dağılımını dikkate alması, kadın-erkek eşitliğini sağlaması ya da kontenjan artırılması ile kaygıların önüne geçilmesi son derece etkilidir.İş hayatında kadınların yeri

Liderlik yolunda atılacak adımlar, yıkıcı olmak yerine, teşvik edici, işbirliğine açık, çalışanlara destek olacak şekilde olmalıdır. Bu doğrultuda kendine güvenmek, diğer çalışma arkadaşlarını rakip olarak değil, yardımlaşabileceği iş arkadaşları olarak görmek adına yararlı olacaktır. Yönetim tarafından queen bee sendromunun önlenmesi adına verilecek eğitimler de içsel motivasyon sağlanması konusunda yardımcı olacak, çalışanların kişisel gelişim sürecinde gözlemlenebilir faydaları olacaktır. Böylece kararlılık oranı artan çalışanlar yalnızca işine odaklanacak ve queen bee sendromunun aşırı rekabet anlayışından uzaklaşacaklardır.

İrem Türelik

Write A Comment